07 Ara 2019 Aralık Çeşitli Kanunlarda Değişiklik
GELİR VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Yürütme ve yürürlük maddeleriyle birlikte 53 maddeden oluşan 7194 Sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 07 Aralık 2019 tarihli ve 30971 sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı.
Belirli Bir Tutarda Taşıma Bedelinin Gelir Vergisinden İstisna Tutulması
Bu Kanunun 11 inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinde yapılan değişiklik ile çalışanlara; toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları temin edilerek verilmekte olan 10 TL’ye kadar taşıma bedeli gelir vergisinden istisna edilmiştir. Bu tutarın üzeri ise ücret olarak kabul edilecektir.
Bilindiği üzere, GVK madde 23/10 uyarınca, hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri gelir vergisinden istisnadır.
Yapılan düzenlemeyle, çalışanlara, toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri haricinde; toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçları temin edilerek verilecek olan 10 TL’ye kadar taşıma bedeli de gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Yürürlük tarihi: 1.1.2020.
Binek Otomobillerin Giderlerine Kısıtlama Getirilmesi
Bu Kanunun 13 üncü ve 14 üncü maddeleriyle, Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı ve 68 inci maddelerinde yapılan değişiklikler ile işletmelerin kiraladıkları veya iktisap ettikleri binek otomobillerin giderlerinin vergi matrahının tespitinde indiriminde kısıtlamalara gidilmiştir.
Buna göre;
- Kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 TL’ye kadarlık kısmının,
- Binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 TL’ye kadarlık kısmının,
- Binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla % 70’inin,
- Özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 TL’yi, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde, amortismana tabi tutarı 250.000 TL’yi aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmının,
ticari kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi yönünde düzenleme yapılmıştır. Bu durumda, yukarıda yer alan tutarları aşan kısımların KKEG olarak dikkate alınması gerekecektir.
Ayrıca, Gelir Vergisi Kanununun 40/7 nci madde hükmünde yapılan değişikliğin uygulamasında, bentte yer alan söz konusu tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılacağından gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespitinde binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutarların dikkate alınacağı düzenlenmiştir. Bu suretle, her bir binek otomobilinin iktisap edildiği tarihte yürürlükte bulunan Gelir Vergisi Kanununun 40/7 nci maddesindeki tutar dikkate alınarak binek otomobilinin faydalı ömrü süresince gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespit edilmesi ve bu tutarın yıllar itibarıyla yeniden değerleme nedeniyle değişmemesi sağlanmaktadır.
Diğer taraftan, 5.500 TL’lik kira tutarı 1.1.2020 tarihinde de geçerli olacaktır, yeniden değerlemeye tabi tutulmayacaktır.
Ayrıca yukarıda yer verilen kısıtlamaların, serbest meslek erbabına ait binek otomobillerin giderlerine de uygulanması amacıyla Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinde de benzer değişiklikler yapılmıştır.
Son olarak, bu Kanunun yürürlüğe ilişkin 53 üncü maddesinde “13 üncü ve 14 üncü maddeleri 1.1.2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde,” yürürlüğe gireceği belirtilmiştir; ancak söz konusu hükümde iktisap tarihi belirlemesi olmadığı için Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle 2020 öncesi iktisap edilmiş olan binek otomobillerin durumunda ilgili maddenin uygulaması açısından tereddüt yaşanabilecektir.
Hazine ve Maliye Bakanlığınca çıkarılacak tebliğlerde konuya ilişkin açıklama yapılması muhtemeldir.
Yürürlük tarihi: 13 üncü ve 14 üncü maddeleri 1.1.2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere 7.12.2019
Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi Uygulamasından Yararlanma Şartlarının Yumuşatılması
Bu Kanunun 18 inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesinde yapılan değişiklik ile vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimini sağlayan düzenlemeden yararlanma koşulları yumuşatılmaktadır.
Bilindiği üzere, vergiye uyumlu mükelleflere sağlanan vergi indiriminden faydalanabilmek için gerekli şartlardan biri, Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken tüm vergi beyannamelerinin süresinde verilmesi ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin süresinde ödenmesidir.
Bu maddeyle, vergiye uyumlu mükellef uygulamasından yararlanma konusunda mükellefleri rahatlatacak 3 önemli düzenleme yapılmıştır:
- Vergi beyannameleri ibaresi; yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri, geçici vergi beyannameleri, muhtasar, muhtasar ve prim hizmet beyannameleri ile KDV ve ÖTV beyannameleri ile sınırlandırılmıştır.
Örneğin, veraset intikal vergisi veya damga vergisi beyanları bu kapsamda değerlendirilmeyecektir.
- Bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilere ilişkin ödeme koşulu da gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinin verilme süresine çekilmiştir. Bu nedenle zamanında verilen beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin zamanında ödenmemesi durumu ihlal sayılmayacağından, eksik ödemeler hükmü de madde metninden çıkarılmıştır.
Örneğin, 2019 yılı içerisinde bir vergi beyannamesini kanuni süresinde vermiş, ancak ödemesini süresinde yapmamış bir mükellef, indirimin hesaplanacağı 2019 yılı kurumlar vergisi beyannamesini vermeden önce söz konusu vergiyi ve gecikme zammını ödemiş olması kaydıyla, beyannameyi verdiği gün itibarıyla indirim hakkından yararlanabilecektir.
- Mahsuben yapılan ödemelerde, daha sonra yapılan tespitler üzerine mahsuben ödenmek istenen tutarın %10’una kadar yapılan eksik ödemelerin indirimden faydalanılmasına engel teşkil etmeyecektir.
Yürürlük tarihi: 1.1.2020 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere 7.12.2019
Telif Kazancına İlişkin İstisna Düzenlemesine Kısıtlama Getirilmesi
Bu Kanunun 10 uncu maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde yapılan değişiklik ile gelir vergisi tarifesinin 4 üncü gelir diliminde yer alan tutarın (500 Bin TL) üzerinde telif kazancı elde edenlerin, Gelir Vergisi Kanununun 18 nci maddesinde düzenlenen istisnadan faydalanamamaları ve beyanname vermeleri düzenlenmiştir.
Bilindiği üzere, Gelir Vergisi Kanununun 18 nci maddesinde belirtilen serbest meslek (Müellif, mütercim, bilgisayar programcısı, roman, makale vb.) kazançları gelir vergisinden istisna olmakla birlikte; GVK madde 94/2-a uyarınca bu kapsama giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden nihai vergi niteliğinde %17 oranında stopaj yapılmaktadır.
Yapılan düzenlemeyle, 1.1.2020 yılından itibaren elde edilecek kazançlara uygulanmak üzere, Gelir vergisi tarifesinin 4 üncü gelir diliminde yer alan tutarın (500 Bin TL) üzerinde telif kazancı elde edenlerin, Gelir Vergisi Kanununun 18 nci maddesinde düzenlenen istisnadan faydalanamayacak ve kazançlarının tamamın için beyanname vermeleri gerekecektir. Yukarıda belirtilen ve %17 oranında tevkif suretiyle ödenen vergiler beyannamede mahsup edilecektir.
Yürürlük tarihi: 1.1.2020 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere 7.12.2019
Karşı Tarafa Yükletilen Vekalet Ücretini Ödemekle Yükümlü Olanların Ödemenin Avukatın Müvekkiline Yapılması
Bu Kanunun 16’ncı maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 94’üncü maddesinde yapılan değişikliğe göre, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dahil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır.
Yürürlük tarihi: 7.12.2019
Amatör Spor Yarışmalarını Yöneten Hakemlere Ödenen Ücretlerde İstisnasının Kaldırılması
Bu Kanunun 12’nci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yapılan değişiklik ile spor yarışmalarını yöneten hakemlere ödenen ücretlere uygulanan gelir vergisi istisnası kaldırılmıştır.
Yapılan düzenlemeyle, amatör spor yarışmalarını yöneten hakemlere ödenen ücretlere (basketbol ve voleybol spor dallarının en üst liglerinde görev alanlar hariç) istisna uygulanacaktır.
Yürürlük tarihi: 1.1.2020
Sporculara Yapılan Ücret ve Ücret Sayılan Ödemelerden Yapılacak Gelir Vergisi Tevkifatı
Bu Kanunun 21’inci maddesiyle, Gelir Vergisi Kanunun 72 nci maddesinde yapılan değişiklik ile Gelir Vergisi Kanununun sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılacak gelir vergisi tevkifatı oranlarını belirleyen geçici 72 nci maddesinin uygulama süresi 31.12.2019 tarihinden 31.12.2023 tarihine uzatılmakta ve lig usulüne tabi spor dallarında en üst liglerdeki sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan tevkifat oranı %20 olarak belirlenmektedir.
Yürürlük tarihi: “31.12.2019” ibaresini “31.12.2023” şeklinde değiştiren hükmü 7.12.2019, diğer hükümleri 1.1.2020 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere 7.12.2019
6802 SAYILI GİDER VERGİLERİ KANUNDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
Kambiyo İşlemlerinde BSMV Oranının Artırılması
Bu Kanunun 8 inci maddesiyle, Gider Vergileri Kanununun 33 üncü maddesinde yapılan değişiklik ile kambiyo işlemlerinde banka ve sigorta muameleleri vergisi (BSMV) oranı binde 1’den binde 2’ye çıkartılmış, ayrıca bu oranı 10 katına kadar artırma konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmiştir.
Yürürlük tarihi: 7.12.2019
Konaklama Vergisi
Bu Kanunun 9 uncu maddesiyle, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun mülga 34 üncü maddesi “Konaklama Vergisi” başlığıyla yeniden düzenlenerek Konaklama Vergisi ihdas edilmiştir.
Buna göre, konaklama vergisi, verilen geceleme hizmeti bedeli üzerinden; 31.12.2020 tarihine kadar % 1, bu tarihten sonra ise yüzde 2 oranında hesaplanacaktır.
Cumhurbaşkanı, bu oranı bir katına kadar artırmaya, yarısına kadar indirmeye, bu sınırlar içinde farklı oranlar tespit etmeye yetkilidir.
Düzenlemeye göre; otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane, kamping, dağ evi, yayla evi gibi konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmeti ile bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetler (yeme, içme, aktivite, eğlence hizmetleri ve havuz, spor, termal ve benzeri alanların kullanımı gibi) konaklama vergisine tabi olacaktır. Geceleme hizmetinin; sağlıklı yaşam tesisleri, eğlence merkezleri gibi tesislerin bünyesinde sunulması, vergilendirmeye etki etmeyecektir.
Konaklama vergisinin matrahı, verginin konusuna giren hizmetler karşılığında, katma değer vergisi hariç, her ne suretle olursa olsun alınan veya bu hizmetler için borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamıdır.
Konaklama vergisi, konaklama tesislerince düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilecektir. Bu vergiden herhangi bir ad altında indirim yapılamayacaktır. Bu vergi, KDV matrahına dahil edilmeyecektir.
Aşağıda sayılan hizmetler konaklama vergisinden istisnadır:
a) Öğrenci yurtları, pansiyonları ve kamplarında öğrencilere verilen hizmetler.
b) Karşılıklı olmak kaydıyla yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilikleri; konsoloslukları ve bunların diplomatik haklara sahip mensupları ile uluslararası anlaşmalar gereğince vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlar ve mensuplarına verilen hizmetler.
Konaklama vergisinde vergilendirme dönemi, faaliyet gösterilen takvim yılının birer aylık dönemleridir. Her bir vergilendirme dönemine ait konaklama vergisi, vergilendirme dönemini takip eden ayın 26’ncı günü akşamına kadar KDV yönünden bağlı olunan vergi dairesine (KDV mükellefiyeti bulunmayanlarca tesisin bulunduğu yer vergi dairesine) beyan edilecek ve aynı süre içinde ödenecektir.
Yürürlük tarihi: 1.4.2020 tarihinde
VERGİ USUL KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER
Kanun Yolundan Vazgeçme Seçeneği
Bu Kanunun 27 nci maddesiyle, Vergi Usul Kanununun mülga 379 uncu maddesi “Kanun yolundan vazgeçme” başlığıyla yeniden düzenlenmiştir.
Bu kapsamda, yargılama aşamasında mükelleflerin istinaf veya temyiz yolundan vazgeçmeleri halinde verilen karara göre, dava konusu edilen verginin bir kısmı ve/veya cezanın bir kısmı ya da tamamından vazgeçilmesi ve idarece de ihtilafların sürdürülmemesi yönünde düzenleme yapılmaktadır.
Esasen, yapılan düzenlemeyle, yargı aşamasında da mükelleflerin yargı yolundan vazgeçerek idareyle uzlaşma yolunu gedebilmelerine olanak sağlanmaktadır.
Söz konusu düzenleme, “İstinaf” ve “Temyiz” aşamasındaki vergi davaları için getirilmektedir. Danıştay’ın bozma kararı üzerine verilen kararlar uygulama kapsamında değildir.
Buna göre, mükelleflerin bu düzenlemeden yararlanabilmeleri için en az ilk derece mahkemesi kararının verilmesi gerekiyor. İlk derece mahkemesi kararına göre, davanın idare veya mükellef lehine sonuçlanması durumuna göre bu uygulamadan aşağıdaki tabloda gösterilen şekilde yararlanılabilecektir.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenecektir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80’inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılacaktır.
Yürürlük tarihi: 1/1/2020 tarihinde
Tabloda ödenmesi gereken tutar 1.000 TL olarak kabul edilmiştir. | Vergi Mahkemesi veya Bölge İdare Mahkemesi Tarafından Kaldırılmışsa | Vergi Mahkemesi veya Bölge İdare Mahkemesi Tarafından Tasdik Edilmişse | ||
Alacak Konusu | Ödeme | İndirimli Ödeme | Ödeme | İndirimli Ödeme |
Vergi Aslı | 600 | 480 | 1.000 | 1.000 |
Vergi Ziyaı Cezası | 0 | 0 | 750 | 600 |
Vergi Aslı Dava Konusu Edilmeyen veya Kaçakçılığa İştirak Nedeniyle Kesilen Vergi Ziyaı Cezası | 250 | 200 | 750 | 600 |
Usulsüzlük Cezası ve/veya Özel Usulsüzlük | 250 | 200 | 750 | 600 |
İzaha Davette Sürelerin 30 Güne Çıkarılması
Bu Kanunun 25 inci maddesiyle, Vergi Usul Kanunu’nun 370 inci maddesinde yapılan değişiklik ile izaha davet edilenlerin izahta bulunma süreleri ile beyanname verme ve ödeme süreleri 15 günden 30 güne çıkarılmıştır. Ayrıca, kullanılan sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge tutarı, bir takvim yılında 100 bin Türk lirasını geçmeyen veya bu tutarı geçse bile ilgili yıldaki toplam mal ve hizmet alışlarının %5’ini aşmayan mükelleflere maddede yer alan şartlar dahilinde ziyaa uğratılan vergi üzerinden %20 oranında vergi ziyaı cezası kesilmesi öngörülmektedir (Diğer taraftan söz konusu vergi ziyaı cezası uzlaşma kapsamı dışında tutulmaktadır).
Yürürlük tarihi: 1.1.2020
Vergi cezalarında indirim uygulaması
Bu Kanunun 26 ncı maddesiyle, Vergi Usul Kanununun 376 ncı maddesinde yapılan değişiklik ile vergi cezalarında indirim müessesi mükellef lehine daha avantajlı hale getirilmiştir.
Bilindiği üzere, vergi cezalarında (vergi ziyaı cezası, birinci ve ikinci derece usulsüzlük cezaları ve özel usulsüzlük cezası) ilk seferde yüzde 50 müteakip cezalarda 1/3 oranında indirim uygulanmaktadır.
Yapılan düzenlemeyle, ilgili maddede belirtilen sürelerde ödeme yapılması kaydıyla, vergi ziyaı cezalarında ilk defa işlenip işlenmediğine bakılmaksızın indirim oranı %50 olarak belirlenmiştir.
Ayrıca, aynı düzenlemeye göre uzlaşmanın vaki olması halinde, üzerinde uzlaşılan verginin veya vergi farkının ve vergi ziyaı cezasının %75’inin ödeme süreleri içinde ödenmesi durumunda, üzerinde uzlaşılan cezanın %25’i indirilecektir.
Yürürlük tarihi: 7.12.2019
EMLAK VERGİSİ KANUNUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER
Değerli Konut Vergisi
Bu Kanununun 30 ila 37’inci maddeleriyle, Emlak Vergisi Kanununa eklenen 42 ila 49’uncu maddelerle, “Değer Konut Vergisi” ihdas edilmiştir.
Değerli konut vergisine tabi mesken nitelikli taşınmazlardan değeri;
5.000.000 TL ile 7.500.000 TL arasında olanlar (Binde 3),
7.500.001 TL ile 10.000.000 TL arasında olanlar (Binde 6),
10.000.001 TL’yi aşanlar (Binde 10)
oranında vergilendirilecektir.
Mükellefiyet;
Mesken nitelikli taşınmazın değerinin, bina vergi değeri veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce belirlenen değerin yukarıda belirtilen tutarı aştığının (bu tutar dahil) belirlendiği tarihi,
33’üncü maddenin (1) ila (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması hâlinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi,
Muafiyetin sukut ettiği tarihi
takip eden yıldan itibaren başlayacaktır. Her yıl hesaplanacak olan vergi, ilgili yılın Şubat ve Ağustos aylarının sonuna kadar ödenecektir.
Yürürlük tarihi: 7.12.2019
Bunu paylaş:
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Telegram'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- X'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)